Can Atalay davası yargıda tartışmalara yol açmıştı.
Atalay, Gezi davası kapsamında 18 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
Nisan 2022’den bu yana cezaevinde bulunan Can Atalay, 14 Mayıs seçimlerinde Hatay’dan Türkiye İşçi Partisi milletvekili seçildi.
AYM hak ihlali verdi
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) TİP Milletvekili Can Atalay hakkında ikinci kez “hak ihlali” kararı vermesinin ardından, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi dosyanın yeniden Yargıtay’a gönderilmesine karar verdi.
AYM’nin dün açıkladığı gerekçeli kararında, “Herhangi bir mercinin Anayasa Mahkemesi’nin verdiği hak ihlali kararının Anayasa’ya veya kanuna uygunluğunu inceleme ve denetleme yetkisi yoktur” ifadeleri yer almıştı.
Gözler 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne çevrildi
Gerekçeli kararın ardından gözler tekrar İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne çevrilmişti.
Yargıtay’a gönderildi
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, AYM’nin ikinci kez hak ihlali kararı verdiği TİP Milletvekili Can Atalay hakkında karar vermesi için bir kez daha dosyanın Yargıtay’a gönderilmesine karar verdi.
Dava süreci
Can Atalay, Gezi Parkı davasından 18 yıl hapis cezası alarak 25 Nisan 2022’de tutuklandı. Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde kalan Atalay, 14 Mayıs 2023 Genel Seçimleri’nde TİP’in Hatay milletvekili seçildi.
Milletvekili seçilmesinin ardından avukatları aracılığıyla mazbatasını alan ancak tutukluluğu nedeniyle milletvekili yeminini edemeyen Atalay ile ilgili Yargıtay’a yapılan tahliye talepli başvuru reddedildi.
AYM’ye başvurdu
Can Atalay, talebi reddedilince “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği” gerekçesiyle AYM’ye başvurdu.
Atalay’ın “yasama dokunulmazlığı” gerekçesiyle yaptığı başvuru, 5 Ekim’de AYM 2. Bölüm’de görüşüldü. Beş kişiden oluşan heyet, başvuruyu AYM Genel Kurul’a sevk etme kararı aldı. Kararda, “Başvurunun niteliği itibarıyla Genel Kurul tarafından karara bağlanması gerekli görüldüğünden, AYM İç Tüzüğü’nün 28’inci maddesi uyarınca Genel Kurul’a sevkine karar verildi.” denildi.
AYM hak ihlali verdi
AYM Genel Kurulu, 12 Ekim’de dosyayı görüşerek 25 Ekim’e erteledi. AYM, 25 Ekim’de görüşerek Atalay’ın başvurusunu karara bağladı. “Seçme ve seçilme hakkı”, “kişi güvenliği ve hürriyeti hakkı” yönlerinden hak ihlali olduğuna ilişkin kararın kısa gerekçesi, yargılamanın yapıldığı İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.
Gerekçeli karar daha sonra Resmi Gazete’de yayınlandı. Kararda, Can Atalay’ın hakkının ihlal edildiği söylendi, yeniden yargılamanın yapılması gerektiği hükmedildi. Can Atalay’a 50 bin TL tazminat ödenmesi gerektiği de belirtildi.
13. Ağır Ceza Mahkemesi de dosyayı 3. Ceza Dairesi’ne gönderdi.
Yargı krizine yol açtı
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, AYM’nin Can Atalay hakkında ihlal kararını vermesine ilişkin mütalaasını Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne gönderdi. Mütalaada, “Milletvekili, Türkiye Cumhuriyeti Anayasanın 83/2 maddesinde öngörülen yasama dokunulmazlığından yararlanamayacaktır.” denildi.
Yargıtay Başkanlığı, konuya ilişkin açıklama yaptı ve burada AYM’nin “hukuk sistemini kaosa sürükleyen kararlar aldığını” söylendi.
AYM üyeleri hakkında suç duyurusu
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Can Atalay hakkında hak ihlali kararı veren AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulundu. Daire, AYM’nin “hak ihlali” kararına uyulmamasına hükmetti.
Daire, Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesi için kararın bir örneğini TBMM’ye gönderdi. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Yargıtay’ın kararını Meclis’te okumadı.
Atalay’ın avukatları, AYM kararına uymayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin kararına itiraz etti. Yargıtay 4. Ceza Dairesi, kararın itiraza açık olmadığı gerekçesiyle “karar verilmesine yer olmadığına” hükmetti.
İkinci kez AYM’ye başvurdular
Atalay’ın avukatları ikinci kez AYM’ye başvurdu.
AYM ise 13 Aralık’ta Atalay’ın başvurusunu Genel Kurul’a sevk etti. AYM Genel Kurulu ise Can Atalay’ın kararını 21 Aralık Perşembe günü görüştü.